Gül Nedir?

Gül bitkisini hediye olarak almaya ya da vermeye alışığız. Öyle hoş, estetik bir görünüme ve güzelliğe sahip ki çok eski zamanlardan beri sevgiyi, sevgiliyi, özel günleri anımsatır ve adeta bu özel günlerin sembolü olmuştur.

Gül; şiirlerin, edebi metinlerin konusu olmuş, birçok kez sevgiliye, sevgilinin yüzüne benzetilmiştir. Yollara serpilir, başlardan aşağı dökülür, yaprakları ile türlü yerler donatılır. Beyaz, kırmızı, sarı ve siyah renklere sahip olan gül yalnız romantizmin simgesi olmakla yetinmez. Yapraklarında insan sağlığına türlü faydalar mevcuttur. 

Gül bitkisini morfolojik olarak inceleyecek olursak:

• Rosaceae familyasına aittir. 
• Çok dikenli, az katmerli, çok yıllık, pembe çiçekli bir bitkidir. 
• Melez bir tür olup hakiki vatanı ve kökeni tam olarak bilinmemektedir.  
• Batı Anadolu Bölgesi’nde (Isparta, Burdur) gül yağı elde etmek için yetiştirilmektedir. 
• Gül bitkisinin kendine has aromatik tadı ve kokusu vardır. 
• Parfümeride sıklıkla kullanılır. 
• Gül bitkisinin Anadolu’da 25 civarında yabani türü bulunmaktadır.

Gülün Faydaları Nelerdir?

Gülün Bilimsel Olarak Kanıtlanmış Faydaları

• Antimikrobiyal, antioksidan, analjezik, anti-inflamatuar, anti-diyabetik ve anti-depresan, cinsel işlev düzenleyici etkileri yapılan çalışmalarda rapor edilmiştir.

• Yapılan bir hayvan deneyinde, alzaymır hastalarında nörogenezi ve sinaptik plastisiteyi indükleyici ve hafıza iyileştirici etkileri gözlemlenmiştir. 

Gülün Geleneksel Tıpta Kullanımı

İbn-i Sina:

• Açıcı, parlatıcı, safra düzenleyici, kabız edici, yara iyileştirici, karaciğer ve mideyi iyi edici, hazma yardımcı, cinsel isteği azaltıcı etkileri bulunur. Baş ağrısı, kulak ve diş ağrısı, mide iltihabı, rahim ve bağırsak ağrılarını, bağırsak yaralarını iyi eder. 

İbn-i Baytar:

• Baş ağrısı, kemik ağrıları, boğaz ağrısı, kasık çıbanı, mide ve akciğer hastalıkları, mide ağrısı, ishal ve bağırsak yaralarına iyi gelir. 

Gül Hakkında Dr. Muammer Yıldız’ın Görüşleri

• Kanser hastalarında görülen oksidatif stresi giderir.
• Gül yağının terapatik etkileri vardır.
• Hücredeki oksijenlenmeyi desteklemektedir. Vücuttaki bağışıklık sisteminin en önemli ayağı olan organ ve dokuların birbiriyle olan iletişiminde çok iyi bir görevi olduğundan, vücuttaki oksidatif stresi çok azalttığından; 

• Kanser hastalığı,
• Bağışıklık sistemi hastalığı, 
• Otoimmün sistem hastalıklarının iyileşmesinde yardımcı olmaktadır.
• Gül yağı fiksatördür; gül yağı parfüm sanayisinin en değerli kokularından birisidir.
• Gülün çiçek çekirdekleri hemoroid ve bağırsak problemleri için kullanılabilmektedir.
• Aft ve ağız yarası için çok önemli etkileri vardır.
• Behçet hastalığı için çok faydalıdır.
• Gülün yapraklarının böbrek sağlığına çok büyük katkıları bulunur.

Gül İle İlgili Kür Önerileri 

Toz Kürü 

• Gül (100 g)

• Dut kurusu (200 g)

• Tere tohumu (50 g)

• Çörek otu (50 g)

Hazırlanışı: Toz haline getirilen karışım 3×1 olarak tüketilir. 

• Gül yağı (8 g) 

• Çörek otu yağı (92 g) 

• Semizotu yağı (100 g) 

Hazırlanışı: 1×1 aç karnına tüketilir.

Gülün Kullanım Alanları

Halk arasında gül suyu kullanımı yaygındır. Gül suyu cilt toniği olarak kullanılır ve bu konuda oldukça etkilidir. 

Gül suyu aynı zamanda yiyeceklerde de kullanılır. Halk arasında lokum, muhallebi, güllaç, dondurma, reçel gibi tatlılara aroma vermesi, tatlandırması amacıyla gül suyu konulur.

Hoş bir kokuya sahip olduğu için parfüm, krem, sabun gibi kozmetik ürünlerinde de yaygın olarak kullanılır. 

Sözü edilenlerin dışında gül suyu tıp ve eczacılık alanında da adından söz ettirmektedir. Burada üretilen ilaçların da birçoğunda gül suyunun kullanıldığına rastlanılmıştır. 

İçilebilen doğal gül suyu direkt içmek suretiyle de tüketilebilir. Bu sayede de sağlığa olumlu birçok etkisi bulunur.

İlaç, kozmetik, yiyecek-içecek gibi birçok alanda kullanılabilen gül suyunun genel anlamda faydaları şunlardır:

• Cilde faydalıdır.

• PH seviyesini dengede tutmayı sağlar.
• Cildi nemlendirir.
• Gözenekleri temizleyerek akne ve sivilce gibi cilt problemlerini giderir. 
• Kırışıklık oluşmasını engeller.
• Cilt tahrişlerini önler.
• Cilt hücrelerini yeniler.
• Göz altı torbalarını giderir.
• Egzama gibi kaşıntı oluşturan cilt rahatsızlıklarında fayda sağlar. Kaşıntıyı azaltır. 

• Nemlendirici etkisi vardır. E vitamini bakımından zengindir.
• Güneş yanıklarının tedavi sürecinde yardımcıdır. 
• Saç sağlığını korur. Saç köklerini güçlendirir.

 

Hazırlayan: Genel Yayın Koordinatörü Erva AYDIN