AkGünlük Sakızı Nedir? Günlük Sakızının Faydaları

Türkiye’de  “akgünlük” ve “karagünlük” ismi verilen iki drog kullanılmaktadır. Tedavi amaçlı olarak daha çok akgünlük sakızı kullanılmaktadır.

AkGünlük Sakızı Nedir?

Akgünlük sakızı (Burseraceae) türlerinin kabuklarından elde edilen bir reçinedir. Boswelia türleri, Burseraceae familyasına ait küçük ağaçlar olup Kuzey Afrika ve Hindistan’da yetişmektedir. 

Akgünlük elde etmek için ağaçların gövdeleri çizilir. Meydana gelen süt zamanla sertleşir. Kuzey Afrika (Arabistan, Somali) kökenli droglar damla veya ceviz biçiminde; Hindistan kökenli olanlar ise reçine görünüş ve kokusundadır. Zamk, organik asitler ve uçucu yağ taşır.

Sakız alkolde kısmen çözünür. Su ile ezildiği zaman süt renkli bir emülsiyon verir. Parlak bir alev, hoş kokulu ve beyaz renkli bir duman vererek yanar. Hippokrates döneminden beri tanınan bir drogdur. 

Akgünlüğün diğer isimleri: Kündür, Buhur

Karagünlük Nedir?

Liquidambar orientalis Miller (Hamamelidaceae) türünün gövde kabuklarından sığla yağı elde edildikten sonra geriye kalan kabuklardır. Şerit veya ince levhalar halinde, kızılımsı esmer renkli, özel ve kuvvetli kokulu parçalar halindedir. Dumanı antiseptik etkiye sahiptir.

Mabetlerde tütsü olarak kullanılır. Türkiye’nin ihraç maddelerindendir. Orta Doğu ülkelerine ihraç edilmektedir.

Akgünlük Sakızı Ne İşe Yarar ve  Geleneksel Kullanımı Nedir?

Boswellia’nın bilinen en eski kullanımı M.Ö 4000’lere kadar uzanır. Antik Mısır Uygarlığı’nda hem dini törenlerde hem de mumyalamada kullanılan bitkinin reçinesine [olibanum] “tanrının teri” denilmiştir. M.Ö. 1323’te ölen eski Mısır firavunu Tutankamon’un krallar vadisinde yer alan mezarında da buhura rastlanmıştır. Ebers papirüsünde ağız kokusunu önlemek amacıyla kündür (günlük)  reçinesi ve balı karıştırarak yapılan sakızın reçetesi yer alır.

Hz. Muhammed (a.s.m)’in akgünlük sakızı ile ilgili Hadis-i Şerif’i rivayet edilmiştir:

“Evlerinizi Akgünlük ve Kekikle tütsülendiriniz.” buyurmuştur. (Hadis-i Şerif, E. Nuaym, 109/9)

Geleneksel tıbbın duayen isimleri de bu bitkiden şöyle söz etmiştir;

Hippokrat

Bu reçineyi;

  • yaraların temizliğinde
  • solunum yolu hastalıklarında
  • sindirim rahatsızlıklarında kullanmıştır. 

Nasıl bir etki gösterdiği bilinmemekle beraber, pratik olarak birçok rahatsızlığa iyi gelmesinden dolayı Ortaçağ’a kadar bu pahalı ilaçtan yararlanılmıştır.

Dioskorides

  • Derin ve kanayan yaralara merhem olarak sürülmesini
  • süt ile karıştırılıp, burçağa emdirilip, anüse fitil gibi yerleştirilince hemoroidleri iyileştireceğini;
  • bal ile karıştırılıp, tırnaklar üstüne sürülünce mantar hastalıklarına karşı iyi bir ilaç olduğunu
  • tatlı şarap ile karıştırılıp kulağın içine damlatılınca kulak çınlaması ve ağrısını geçirdiğini
  • gülyağı ile karıştırılıp loğusalı kadınların enfekte olmuş meme uçlarına sürünce faydalı olduğunu 
  • içildiğinde kan tükürenlere şifa getirdiğini açıklamıştır.

El-Razi,

Ak günlüğün

  • ishal ve kusmayı önlediği 
  • heyecanı ve kalp atışını yavaşlattığını söylemiştir.

İbni Sina

Ak günlüğü insanın ruhunu ve zekâsını geliştirdiği için tavsiye ediyordu. 

Avrupa 

Avrupalılar akgünlüğü Haçlı Seferleri sırasında onu getiren Franklar sayesinde tanımıştır. Akgünlük daha çok romatizmal hastalıklarda ağrıların hafifletilmesi için kullanılmıştır. Antibiyotiklerin ve kortikosteroid ilaçların keşfinden sonra akgünlük unutulmuş, sadece dini törenlerde kullanılmıştır.

İnsanlığın doğal ve alternatif tedavi yöntemlerine yönelmesiyle Boswellia yeniden önem kazanmış, modern laboratuvar çalışmaları ile birlikte yürütülen çalışmalar sonucunda belirli iyileştirici etkiye sahip olduğu anlaşılmıştır.

Akgünlük Sakızı Kimyasal İçeriği 

Akgünlük bitkisinden elde edilen ‘‘Salai guggal’’ uçucu yağ, zamk (gum) ve reçine karışımı olup “Frankincense, Olibanum” isimleriyle, ülkemizde ise “Hint günlük ağacı, akgünlük” isimleriyle bilinmektedir.

Günlük sakızının faydaları özellikle uçucu yağında bulunan sağlığa faydalı bileşenlerden ileri gelir.

  • Uçucu yağı monoterpenler, diterpenler ve seskiterpenleri,
  • Fenolik bileşikler ve diterpen alkol olan serratolü,
  • Zamk kısmı, pentoz ve heksoz şekerlerinden oluşmakta olup, bazı oksitleyici ve sindirim enzimleri,
  • Antiinflamatuar enzimleri içerir.

Akgünlük Sakızının Faydaları

Akgünlük Sakızının Faydaları

  1. Hafıza ve beyin fonksiyonlarını destekleyici:

Yapılan bir çalışmada akgünlük dumanının farelerde depresyon ve anksiyeteyi baskılayıcı bir psikoaktif ilaç olduğu tespit edilmiştir.

  1. Antiinflamatuar: 

Akgünlüğün kabuk kısmından gummirezin elde edilmektedir. Elde edilen bu gummirezinin, dahili veya harici olarak kullanımda antiinflamatuar özelliği mevcuttur. Gummirezinin yapısındaki bosvellik asit bu etkiden sorumludur.

  • Ağrı kesici ve Kemik sağlığı için destekleyici:  

Osterartirit (kireçlenme) hastalığına sahip bireylerde akgünlüğün ağrıyı ve eklemlerdeki kireçlenmeyi azalttığı görülmüştür.

  • Bağışıklık destekleyici:

Bitkinin yapısında bulunan boswellik asitin bağışıklık sistemini desteklediği görülmüştür.

  • Antikanser etkili:

Akgünlük kullanımında melanom, glioblastom ve karaciğer karzinomunda pozitif sonuçlar görülmüş tümör hücrelerinin azalıp yok olduğu kanıtlanmıştır.

  • Hipoglisemik-Kan şekerini düşürür:

Akgünlük özü içeren formülasyonun kan şekerini düşürücü etkiye sahip olduğu görülmüştür.

  • Bağırsak hastalıklarına karşı etkili : 

 Özellikle inflamatuar bağırsak hastalıklarında etkili olabileceği düşünülmektedir. 

  • Antimikrobiyal etkili:

Uçucu yağı antibakteriyel etkilidir.

  • Öksürük ve bademcik üzerine etkisi:

Akgünlük sakızının öksürük ve bademcik gibi inflamatuar kaynaklı şikâyetlere iyi gelebileceği belirtilmiştir.

Akgünlük Sakızı Nasıl Kullanılır?

Dâhilen hap halinde (günde 1-4 g) ;

  • kuvvet verici
  • yatıştırıcı
  • kabız
  • idrar arttırıcı
  • adet söktürücü
  • adet getirici
  • romatizma ağrılarını dindirici olarak kullanılmaktadır. 
  • Bugün mabetlerde tütsü olarak da kullanılır.

Günlük Sakızı Zararları Nelerdir?

Yüksek dozların davranış veya klinik, hematolojik, biyokimyasal ve patolojik veriler üzerinde önemli etkiler oluşturmadığı bildirilmiştir.

 

Bu gönderiyi Instagram’da gör

 

Hekimzade (@hekimzadetr)’in paylaştığı bir gönderi

Hazırlayan: Uzman Diyetisyen Sibel Ataseven

 

KAYNAKÇA

 

  1. Upaganlawar, A., & Ghule, B. (2009). Pharmacological activities of Boswellia serrata Roxb.-mini review. Ethnobotanical leaflets2009(6), 10.
  2. ÖZÜPEK, B., PEKACAR, S., & ORHAN, D. D. (2023). Boswellia Serrata’nın Osteoartritteki Etkisine Klinik Bir Yaklaşım. Akademik Homeopati ve Bütünleyici Tıp Dergisi1(1), 11-9.
  3. ATAMAN, A. (2010). Dünden bugüne kündürün tedavideki yeri. Osmanlı Bilimi Araştırmaları12(1), 61-66.
  4. Baytop, T. (1999). Türkiye’de bitkiler ile tedavi: geçmişte ve bugün. Nobel Tıp Kitabevleri.
Show CommentsClose Comments

Leave a comment