Kâinatı bütünlük içerisinde okumak gerekir. Bu bütünlük insan eliyle parçalandığında ve parçalardan fayda elde edilmeye çalışıldığında sonu genellikle hüsran olur ve özellikle sağlık açısından ciddi sorunlara neden olabilir. Sözü edilen durumun ciddiyetine, özellikle buğday ve süt ürünleri üzerinden, dikkat çekmek adına bu yazıyı sizin için derledik.

Buğday; hacmin büyümesi için bütünlüğü bozulan ve gluteni arttırılan besinlerden biridir. Gıdada uygulanan bu değişiklik şeker, tansiyon ve birçok otoimmün hastalığın önünü açmaktadır. Bu sebeple insan vücudunun ihtiyacı olan ve fayda sağlayan besinler artık bir nevi zehir haline gelir. Tüketildiği vakit neredeyse herkesi rahatsız eder.

Buğdaya ek olarak kimyası değiştirilen gıdalarda “süt”ten söz edilebilir. Miktarını ve verimini arttırabilmek amacıyla içindeki maddeler ayrıştırıldığı, oranları değiştirildiği için süt, artık insan vücudunda hazmı zorlaştıran ve otoimmün reaksiyonlara sebebiyet veren bir tabloyu vâr eder.

Bilimsel çalışmalar henüz glüten kadar bu mesele üzerinde durmasa da sütte yüksek oranda bulunan kazein de insan sağlığını tehlikeye atabilir. Hatta bu durumdaki bir süt glutenden daha fazla zehre dönüşebilir.

Temel Gıdalar (Buğday ve Süt) Neden Hastalığa Sebep Olur? 

Vücudun normal işleyişinde buğdayın genetik yapısını insan fizyolojisi tanır. Buğdaydaki DNA değiştiğinde organizma artık onu tanınmaz hâle gelir. Dolayısıyla birtakım otoimmün reaksiyonlar gelişir. 

Söz konusu süt olduğunda ise onun da insan fizyolojisi tarafından tanımlanan bir konsepti vardır. Daha fazla süt elde edebilmek için hayvanların geniyle oynandığı ve dolaylı olarak sütün kimyası değiştirildiği zaman bu durum insan fizyolojisi tarafından doğru algılanmaz. Bu sebeple otoimmün reaksiyonlar, alerjik reaksiyonlar, sindirim problemleri ve birçok bağışıklıkla ilgili hastalıkların kapısı açılır.

Peki Siz Bundan Nasıl Korunabilirsiniz? 

Bu noktada yapılması gereken süt ve süt ürünleri başta olmak üzere kimyasıyla oynanmış gıdalardan kaçınmak ya da onu değiştirmektir. Şayet bozulmanın önüne geçilemiyorsa bu tür gıdalardan kaçmak en doğru yoldur.

Süt ve süt ürünlerini azaltmanız tavsiye edilir. Buradaki kasıt köylerde ırkı, genetiği değişmemiş bir ineğin sütünü değildir. İneklerden, kuzulardan, keçilerden süt ve süt ürünleri elde edilebilirse tüketmek elbette faydalı olacaktır. 

Doğadaki en değerli, en sağlıklı şeylerden biri süt ve süt ürünleridir. Ama paketli ürünler ve markette bulunan süt ve süt ürünlerindeki kazein oranları çok olduğu için insan sağlığı açısından güvenilir değildir.

Kimyasıyla oynanmış süt ve süt ürünlerinin birçok otoimmün sistem hastalığına sebebiyet verdiğiyle ilgili bilim dünyası tarafından da çok ciddi iddialar bulunuyor. Çalışmalar henüz tamamlanmış durumda değil. Fakat örnekler iddiaları karşılar durumda. Örneğin tavsiye üzerine organik olmayan süt ve süt ürünlerinin tüketimini kesen insanlarda cilt problemlerinin, sedef lekelerinin, egzamanın, mantarın ve sindirim problemlerinin azaldığına rastlanılmıştır.

Bu sebeple organik olmayan sütü azaltmak; su tüketimini arttırmak, sebzeye ve doğal ürünlere yönelmek çok daha doğru olacaktır.