İçinizde baş ağrısı yaşamayan var mı? Hele ki yoğun iş hayatı, yoğun şehir hayatının içerisinde “ben hiç baş ağrısı çekmedim” diyebilen olur mu? Zannederiz ki ve bazı araştırmalar da gösterir ki insan, ömrü boyunca tüm sağlıklı koşulları sağlasa da baş ağrısıyla muhakkak tanışır. Bu baş ağrısı yalnız iş hayatının, yalnız şehir hayatının bir getirisi değil türlü sebeplerden kaynaklanabilir. Bu sebeple şiddeti ve altında yatan nedeni değişse de hemen her bireyin baş ağrısı çektiği görülmektedir.
“Bugün su içtin mi?”, “Hemen bir ilaç al geçer”, “Işık mı seni rahatsız etti?”, “Dişlerini sıkmış olabilirsin”, “Uykusuz mu kaldın?” ve daha niceleri… “Başım ağrıyor” dediğinizde çevrenizden aldığınız dönüşler bu ve benzeri oluyor değil mi? Hemen hemen herkesin baş ağrısıyla ve onu dindirme ile ilgili bir yöntemi, söyleyecek bir sözü var. Bu da daha evvelki satırlarda belirttiğimiz “baş ağrısı çekmeyen insan neredeyse yoktur” düşüncesini kuvvetlendiriyor.
Evet, özellikle son yıllarda yaşadığımız mekânlar, dijital hayata artan eğilim ve tükettiğimiz besinler de dahil olmak üzere birçok etken baş ağrısına sebebiyet verebiliyor. Fakat burada esas önemli olan baş ağrısının tam manasıyla niçin geliştiği ve şiddeti. Öyle ki baş ağrısı birçok rahatsızlığın sinyali olabilmekle beraber bunu da şiddeti ve ağrının yoğunlaştığı bölgeden belli edebilmektedir. Baş ağrısı; boyun, göz ve beyin gibi organlarda oluşan türlü hastalıkların bir reaksiyonu olabilir. Bunun için baş ağrısı deyip geçmemek, onu tanımak, ilaçlarla baskılamak yerine muhakkak bir hekime görünmek gerekir. Hele ki;
- Ense sertliği,
- Bulantı, kusma,
- Konuşma güçlüğü,
- 38 derece ve üzeri ateş,
- Deri döküntüsü,
- Görme kaybı,
- Vücudun belli bölümlerinde hissizlik (kısmi felç),
- Sürekli ve artan şiddetli ağrı, aniden ortaya çıkan ve uykudan uyandıran şiddetli ağrı, zonklayan baş ağrısı,
- Tedaviye yanıt vermeyen ve şekil değiştiren ağrı,
- Işık hassasiyeti
şeklinde semptomlar baş ağrısına eşlik ederse durumun acil olduğunu söylemekte yarar var. Bu koşulda vakit kaybetmeden bir hekime görünmeniz gerekmektedir.
Baş Ağrısı Çeşitleri
Baş ağrısının tam olarak hangi sebepten kaynaklandığı ağrının yoğunlaştığı bölge, ağrının şiddetine göre belli olabilmektedir. Elbette hekimin yapacağı tetkikler ve bazı radyolojik görüntülemeler ile sebepler netlik kazanmaktadır. Oluşan ağrı, bireydeki şikâyetlere göre çeşitlere ayrılır. En sık görülen “birincil ağrılar” kategorisinde bulunan ağrılar şunlardır:
- Gerilim tipi baş ağrısı
- Migren
- Küme tipi baş ağrısı
- Primer baş ağrısı
İkincil baş ağrıları ise şu şekilde listelenebilir:
- Vücudun susuz kalması
- Travma sonrası baş ağrısı
- Göz tansiyonu
- Spinal baş ağrıları
- Hormonların neden olduğu baş ağrıları
- Sinüs kaynaklı
- İlaçların yol açtığı ağrılar
- Beyin tümörü veya beyin anevrizması
- Yüksek tansiyon baş ağrısı
- Gök gürültüsü baş ağrısı
- Gök gürültüsü baş ağrısı; ani seyirli olarak ortaya çıkar. Şiddetlidir, bir anda ortaya çıkarak 5-10 dakika boyunca sürer. Bu gibi ağrılarda genellikle kan damarlarıyla ilgili problemlerden şüphe edilir.
Yukarıda belirtilen baş ağrısı çeşitleri haricinde;
- Aşırı yorgunluk,
- Stres, sinir,
- Yüksek tansiyon,
- Yoğun egzersiz durumlarında da baş ağrıları görülmektedir.
Baş Ağrısı Tipi Nasıl Belirlenir?
Baş ağrısı tipi hastanın detaylı öyküsü ve detaylı muayene ile belli olmaktadır. Hekimin gerek görmesi ile BT, MR veya laboratuvar testleri uygulanabilir. Tüm bunların yanında teşhis için hastanın bazı soruları detaylı ve doğru yanıtlaması gerekmektedir.
- Ailenizde sıklıkla baş ağrısı yaşayan biri ve kronik rahatsızlıklar var mı?
- Baş ağrısı ne kadar sıklıkla yaşanıyor?
- Ne kadar sürüyor?
- Tükettiğiniz bir besine göre ağrı tetikleniyor mu? Günde ne kadar kafein tüketiyorsunuz?
- Stresli misiniz?
- Günde kaç saat uyuyorsunuz?
- Baş ağrısı nasıl hissettiriyor?
Baş Ağrısı Oluşmasında Genel Sebepler
Baş ağrısının oluşmasında türlü sebepler rol oynayabilir. En doğru teşhisi hekiminiz belli tetkikleri uyguladıktan sonra yapacaktır. Fakat altında büyük hastalıklar olmadan da baş ağrısı gelişebilir. Ve genel anlamda bu tür ağrıların oluşmasının nedenleri şu şekilde listelenebilir:
- Stres
- Uykusuzluk
- Açlık
- Yoğun ses ve ışığa maruz kalmak
- Az su tüketimi
- Aşırı alkol tüketimi
- Tütün
- Parfüm
- Soğuk algınlığı, grip
- Ev kimyasalları
- Bazı ilaçların yan etkileri
- Hormonal değişiklikler (regl ve menapoz dönemleri)
- Göz yorgunluğu-tansiyonu
Psikoloji ve Baş Ağrısı Arasındaki İlgi
Ruh ve beden birbirinden ayrı değildir. Bu sebeple birçok noktada birbirlerini etkiler. Fiziksel hastalıklarla mücadelenin zamanla ruhsal zedelenmelere yol açabileceği gibi psikolojik bir problemin de fizyolojik rahatsızlıkların önünü açabilmesi mümkündür. Bu konuda bilimsel anlamda birçok araştırma yapılmış ve her ikisinin de birbirini etkilediği, birbirlerinde hasara yol açabilecekleri ispatlanmıştır.
Baş ağrısı gibi günlük hayatta sıklıkla karşılaşabileceğimiz bir şikâyetin de temelinde psikolojik sebeplerin yatması mümkündür. Baş ağrısı problemi yaşayan kimselerin geçmişinde psikolojik rahatsızlıkların olduğu görülmüş ve depresyon ile migren ağrılarının karşılıklı bir ilişki içinde olduğuna yönelik bilimsel çalışmalar ortaya çıkmıştır. Bu çalışmalara göre migren rahatsızlığının depresyonu, depresyonunsa migren rahatsızlığını tetiklemesi söz konusudur.
Baş Ağrısına Ne İyi Gelir?
Bağ ağrısını dindirmek için halk arasında da birçok yöntem bulunmaktadır. Gelişen ve devam eden baş ağrılarında mutlaka hekime başvurulması gerektiği ve en doğru tedavinin yine hekim tarafından uygulanacağını yeniden hatırlatarak baş ağrısını dindirmeye yönelik halk arasında sıklıkla kullanılan bazı yöntemleri sizler için listeleyelim:
- Soğuk ya da sıcak kompres uygulamak
- Bu uygulamayı baş ve boyunda gerçekleştirerek kasların rahatlaması sağlanabilir.
- Su tüketimini artırmak.
- Karanlıkta dinlenerek ses ve ışıktan uzak durmak.
- Uyku düzenini sağlamak. Günlük yeterli miktarda uyku uyumak.
- Saçları sıkı bir şekilde toplamamak.
- Diş ağrılarında tuzlu su ile gargara yapmak.
- Sıcak duş yahut buhar banyosu yapmak.
- Sakız gibi çeneyi yoran çiğnemelerden kaçınmak.
- Zencefil, zerdeçal ve papatya çayı gibi bitkilerden üretilen bitki çayları tüketerek rahatlama sağlamak.
- Nane ve lavanta yağları ile masaj yapmak.
BAŞ AĞRISI İLE İLGİLİ DR. MUAMMER YILDIZ ANLATISI
“Hatay taraflarında, Alibeyçağıllı köyünde oturmakta olan Ali Savcı isminde bir köy muhtarı bana eskiden tanıdığı bir çobanın saçları beyaz iken siyahlaştığını iddia etmişti. Çobanla yaptığı görüşmede bunun nasıl oluştuğunu sorunca çoban ona sürekli baş ağrısı geçiren bir kişi olduğunu ve sürekli ağrı kesicilerle yaşamakta olduğunu söylemiş.
Yanında hiç ağrı kesici olmadığı bir gün, migren ağrısı gibi, baş ağrısının çok şiddetlendiği bir anda tamamen tesadüfen şevketibostan otunun sarı çiçeklerinden bir miktar yediğini ve baş ağrısının geçtiğini söyledi. Bu çiçeklerin tadının kullanmakta olduğu ağrı kesiciler gibi acı bir tadı olduğunu anlattı.
Bu durumun tesadüf olup olmadığını kavrayabilmek için başının ağrıdığı başka zamanlarda da bu bitkinin çiçeklerinden yediğini ve yine ağrısının kesildiğini ifade etti. Artık her başı ağrıdığında bu çareye başvuran çobanın beyaz olan saçlarının da siyaha döndüğünü iddia etti.”
- Dr. Muammer Yıldız baş ağrısı için “kedi otu”nu da önermektedir. Kedi otu bitkisi hakkında detaylı bilgi için sitemizde yer alan “Kedi Otu Nedir? Kedi Otunun Faydaları” başlıklı yazıyı okuyabilirsiniz.
Hazırlayan: İçerik Editörü Erva AYDIN
KAYNAKÇA
- Sayılgan, N. , Domaç, F. M. , Güleç, H. “Migren ve gerilim tipi baş ağrısı tanılı bireylerde psikiyatrik eştanı ve yaşam kalitesi ile ilişkisi: ön çalışma” . Cukurova Medical Journal 44 (2019): 44-51.
- Sert M. , Özer Z. Baş Ağrısı Yönetiminde Lavanta Yağının Etkinliği: Sistematik Derleme. Akdeniz Hemşirelik Dergisi. 2022; 1(1): 19-28.
- Keskin T. , Ergan M. , Başkurt F. , Başkurt Z. ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE AKILLI TELEFON KULLANIMI VE BAŞ AĞRISI İLİŞKİSİ. ADYÜ Sağlık Bilimleri Derg. 2018; 4(2): 864-873.