Söğüt (Salix) söğütgiller familyasından, genel olarak sulak yerlerde yetişen, yaprak döken, iki evcikli, ağaç ve çalı formunda bir bitkidir.
Söğüdün çeşitli biçimlerde sepet, çit duvarı ve mobilya yapımında kullanımı, insanlık kültür tarihi kadar eskidir. Günümüzde söğütten, mevcut kullanımının yanı sıra, kirlenen dünyanın iyileştirilmesi ve korunmasında da yararlanılmaktadır.
İlkbahar sonu ve yaz başında, tohumlar olgunlaşıp etrafa dağıldığında; çimlenme toprağın nemli-ıslak kalabildiği, dere veya sulak alan kenarlarında gerçekleşmektedir. Söğüdün, çimlenen tohumlarından gelişen fidenin büyüyebilmesi için gereken ışık isteği de fazladır. Bu yüzden nemli olan yerlerin yanı sıra, tam güneş ışığı alan ortamlara ihtiyaç duyar. Tam güneş almayan yerlerde çimlenen tohumlar, gelişip fidan olarak büyüyemez.
Türkiye’de Söğüt açısından en zengin bölge, ülkemizde mevcut olan 27 türün 23’ünü barındıran Karadeniz Bölgesi’dir ve bunu 15 türle Doğu Anadolu Bölgesi izlemektedir.
Ak Söğüt Nedir?
Ak söğüt bilimsel adıyla Salix Alba söğüt türlerinden en yaygın yayılım göstereni ve bilinenidir. Ak söğüt coğrafyamızda sulak alanlarda ve dere kenarlarında bolca bulunur. Ak söğüt yaprağı Anadolu ve İran tıbbında çay olarak demlenip çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmıştır.
Söğüt Yaprağının Geleneksel Kullanımı
Eski dönemlerde bahçelerin, tarlaların, su yollarının koruyucusu olan söğüt aynı zamanda edebiyat ve resim gibi sanat dallarında da kullanılmıştır. Eski Mısır, Sümer, ve Hitit uygarlıklarında, söğütten, bazı hastalıklarda ve ağrı-iltihap tedavisinde yararlanıldığı bilinmektedir. Asurluların, söğüt yapraklarını, tedavi amacıyla kullanıldığına dair kil tabletler bulunmuştur.
Hipokrat ateş, iltihap ve ağrı çeken hastalara söğüt kabuğu çiğnemeyi tavsiye etmiştir. Ayrıca dayanılmaz doğum sancılarını hafifletmek için söğüt yaprağı demlemesi de önermiştir. O zamandan beri özellikle ak söğüt ağrıyı ve iltihabı hafifletmek için kullanılmaya başlandı. Söğüt geleneksel kullanım alanları şu şekildedir;
- Vücutta genel ağrı durumlarında
- Romatizmal ağrılar
- Sırt ağrıları
- Diş ağrısı
- Adet krampları
- Baş ağrısı
- Üst solunum yolu enfeksiyonları
- Grip
- İdrar söktürücü
- Ateş düşürücü
- Gut
- Güneş çarpması
Söğüt Yaprağı Faydaları Nelerdir?
Söğüt ağacının kabuğu ve yaprağı tıbbı amaçlar için kullanılmaktadır. Söğüt yapraklarında bulunan salisilik asit türevi madde ilaç sanayisinde aspirin elde etmek için kullanılır. Söğüt yaprağında antioksidan özellikleri olduğu kanıtlanmış birçok madde saptanmıştır bunlar çeşitli mineraller, tuzlar, flavanoidler, glikozitler ve tanenlerdir.
Söğüt yaprağında bulunan salisilik asit ağrı kesici ve inflamasyon azaltıcı (iltihap kurutucu) özelliklere sahiptir ve bu özelliğiyle birçok hastalığın tedavisinde kullanılmıştır.
Anti kanserdir: Söğüt yapraklarının fenolik içeriği ve mineral tuzları kansere neden olan ve kanser sürecinde de kötüleşen oksidatif hasarı ve tümör oluşumunu azaltır. Organların normal fonksiyonlarına dönmelerine yardımcı olur.
Antioksidandır: Söğüt yaprağında birçok fenolik madde tespit edilmiştir. Fenolik içerikler yüksek antioksidan maddelerdir. Bu antioksidanlar organların oksijenlenmesini sağlar.
Antimikrobiyaldir: Söğüt yaprağının özlerinin birçok bakteriye karşı koruyucu olduğu bilinmektedir.
Antienflamatuardır: Söğüt yaprağında bulunan salisilik asit ve diğer maddeler iltihap kurutucu özelliğe sahiptir.
Uykusuzluğa iyi gelir: Söğüt yaprağı sinirleri yatıştırarak nörolojik rahatsızlıklara iyi gelir.
Kalp damar sağlığını korur: Söğüt yaprağında bulunan salisilik asit kan kıvamını seyreltir, tıkanan damarları açar ve kalp krizine karşı korur.
Diyabetten korur: Yapılan bilimsel çalışmalarda söğüt yaprağı özlerinin kan şekerini düzenlediği, insülin direncini azalttığı görülmüştür. Söğüt yaprağı hücrelerin insülin kullanımını sağlayarak glikozun hücre içinde yakılmasını sağlar bu sayede kan şekerini düşürür.
Kilo verimini kolaylaştırır: Günümüzde insülin direnci obezitenin en büyük nedenlerinden biridir. Yapılan çalışmalarda söğüt yaprağının insülin metabolizmasını düzenlediği ve obeziteyi engellediği görülmüştür.
Söğüt Yaprağı Egzamaya İyi Gelir Mi?
Egzama çoğunlukla bir alerji ya da stres sonucunda ciltte oluşan yaygın bir deri hastalığıdır. Egzama oluşumunda genetik faktörler, kullanılan kimyasallar ve tozlu ortamlar etkilidir.
Egzama hastalığı temelinde inflamasyon (iltihap)olan bir hastalıktır bu nedenle vücuttaki bu anormal inflamasyonu azaltmak ve durdurmak önemlidir. Söğüt yaprağı yapısındaki antioksidan ve antiinflamatuar bileşenler vücuttaki bu inflamatuar süreci düzeltir. Özellikle de söğüt yaprağında bulunan salisik asit bu etkide büyük rol oynar.
Halk tıbbında içilen söğüt yaprağı çayının egzama tedavisinde kullanıldığı bilinmektedir.
Söğüt Yaprağı Siğil Tedavisi
Siğiller, HPV( Human Papilloma Virüs)’ünün neden olduğu bir deri hastalığıdır. HPV derinin üst tabakasına yerleşerek kabarcıklar ve renk farklılığı oluşturur. Siğiller bulunduğu yere ve türüne göre farklı şekillerde oluşabilir.
Her insanın bağışıklık sisteminin hastalık etkenlerine karşı verdiği cevap farklılık gösterebilir. Siğil gibi virüs kaynaklı bir deri hastalığında da bağışıklığın iyi çalışması gerekir. Söğüt yaprağı bağışıklığı destekler.
Söğüt yaprağının halk tıbbında siğil tedavisinde kullanıldığı bilinmektedir. Yapılan klinik çalışmalarda da söğüt yaprağının siğil tedavisinde etkili olduğu sonucuna varılmıştır.
Hazırlayan: Uzman Diyetisyen Sibel Ataseven
Kaynakça
Konan, K. S., Kouassi, A. M., Adingra, A. A., Dongui, B. K., & Gnakri, D. (2005). Variations saisonnières des paramètres abiotiques des eaux d’une lagune tropicale: la lagune de Grand-Lahou, Côte d’Ivoire. Editorial Advisory Board e, 21(3), 376-393.
Bajraktari, D., Bauer, B., & Zeneli, L. (2022). Antioxidant capacity of Salix alba (Fam. Salicaceae) and influence of heavy metal accumulation. Horticulturae, 8(7), 642.
EREN, A., & KARADENİZ, E. SİSTEMLERİNİN ETKİNLİĞİ.
Sulaiman, G. M., Hussien, N. N., Marzoog, T. R., & Awad, H. A. (2013). Phenolic content, antioxidant, antimicrobial and cytotoxic activities of ethanolic extract of Salix alba. Am. J. Biochem. Biotechnol, 9(1), 41-46.
Shara, M., & Stohs, S. J. (2015). Efficacy and safety of white willow bark (Salix alba) extracts. Phytotherapy Research, 29(8), 1112-1116.
Nurten, E. Z. E. R., & Kürşat, A. V. C. I. Çerkeş Çankırı Yöresinde Kullanılan Halk İlaçları. Hacettepe University Journal of the Faculty of Pharmacy, (2), 66-80.
Vasfilova, E. (2020). Medicinal plants: Salix alba L.
Piątczak, E., Dybowska, M., Płuciennik, E., Kośla, K., Kolniak-Ostek, J., & Kalinowska-Lis, U. (2020). Identification and accumulation of phenolic compounds in the leaves and bark of Salix alba (L.) and their biological potential. Biomolecules, 10(10), 1391.